Haber

4 kez ağırlaştırılmış müebbet, 2 kez tekne faciasında müebbet

ÇANAKKALE’nin Ayvacık ilçesi açıklarında kaçak göçmenleri taşıyan fiber teknenin batması sonucu 4’ü çocuk 6 kişinin ölümüyle ilgili iddianame hazırlandı. Savcı, tutuklu sanıklar Cengizhan Atuk (30) ve Burçer Yılmaz hakkında “çocuğu kasten öldürme”, “kasten öldürme” ve “göçmen kaçakçılığı” suçlarından 4 ağırlaştırılmış müebbet ve 2’şer müebbet hapis istedi.

Olay, 24 Eylül 2022’de Babakale’nin Ayvacık ilçesinde meydana geldi. Sahil Güvenlik Komutanlığı, Yunanistan’ın Midilli Adası’na yasa dışı yollardan geçmeye çalışan göçmenleri taşıyan fiber botun battığı ihbarını aldı. Bunun üzerine bölgeye Sahil Güvenlik ekipleri sevk edildi. Ekipler 15 kaçak göçmeni kurtarırken, 4’ü çocuk 6 kişinin cansız bedenine ulaşıldı. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Cengizhan Atuk ve Burçer Yılmaz tutuklandı. Felaketle ilgili soruşturma tamamlandı ve iddianame hazırlandı. Savcı, sanıklar Atuk ve Yılmaz hakkında “çocuğu kasten öldürme”, “kasten öldürme” ve “göçmen kaçakçılığı” suçlarından 4’er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 2’şer müebbet hapis istedi.

‘Suyun gelmediği noktaya halamı ve kuzenlerimi TAŞIMAYA ÇALIŞTIM’ İddianamede sanık ve mağdur zanlının ifadelerine yer verildi. Felaketten sağ kurtulan Afgan asıllı HAS (23) savcılık ifadesinde kendisinin yanı sıra teyzesi ve kuzeninin de teknede olduğunu belirterek, “Burçer Yılmaz, tekneyi yaklaşık 100 dakika sürdü. Denize açıldıktan 15 dakika sonra Burçer, ‘Gel benim yerimi al’ dedi.” Araba kullanmayı bilmediğimi ve yanımda çocukların olduğunu söyledim. Bana bağırdı ve “Kullan ya da kullanma, boğulacaksın” dedi. Bir süre sonra başka bir tekne yanımıza geldi. Sadece üst rengini hatırlıyorum, kırmızıydı. Burçer Yılmaz, yanındaki kişi ve ailemizle birlikte diğer tekneden daha hızlı olan bu tekneye geçti. Onlar diğer tekneye geçince ben de tekneyi kullanmak zorunda kaldım. Yapamadığım için tekne neredeyse alabora oluyordu. Tekneyi düz kullanmayı beceremedim. Tekne dönmeye başladı. Daha sonra Çanakkale’den komşum SMH ile yaklaşık 15 dakika sürdü. Tekneyi kullandı. yardımcı olurum’ dedi. Bir süre teknenin dümenini tutmak zorunda kaldım. Çubuk şeklinde denizde batmayan bir şey vardı. Geçtikten sonra Türk karasularının dışında olduğumuzu anladım. Yunanistan kara sınırına sadece kısa bir mesafe kalmıştık. Yunan sahil güvenliğini gördük. Geri dönüp Türkiye’ye kaçmak istedik. Aslı Türkiye’ye doğru yola çıkarken yaklaşık 5 dakika sonra teknemiz nasıl patladı bilmiyorum; su almaya başladı. Kendisine su gelince motoru stop etti.” ‘TEYLEMİ GÖZÜMÜN ÖNÜNDE Boğulurken Gördüm’ Kuzeni Narges Haydar (20) ile teyzesini suyun gelmediği bölgeye kadar taşıdığını anlatan HAS, şunları söyledi: “4- yaşındaki Yosra Haydar kucağımdaydı. Teknemiz bir anda suya battı. Hepimiz suyun üstündeydik. Herkes kendi derdine düştü. Çocuk kucağımdayken teyzem kıyafetlerimi tuttu. İkisini taşıyamadım, halam ağırdı. Teyzem gözlerimin önünde boğuldu. Kuzenim Narges’i şişmeye aldım. Şişirilebilir lastik başka bir ailedendi. O aileye yüzdüm, yardım istedim. Herkes birbirine yardım ediyordu. Ayağımı küçük Yosra’nın giysisine soktum ve boğulmadan o aileye teslim ettim. Sonra eşini ve çocuklarını kaybeden hanımın ailesini gördüm. Boğulduklarında yakınlarda değildim. O aileden geriye sadece bir kadın ve bir erkek çocuk kalmıştır. Bayanın şişirilebilir bir lastiği vardı. Bayan onu yanlış yerleştirmişti. Bu yüzden boğulacağını düşündüm ve yanına gittim. Kemerinden tuttum ve üst hakikatin lastiğini çıkardım. Çünkü lastiği yanlış taktı. Elleri lastiğin içindeydi. Lastiği çıkardım ve gerçek bayana geri soktum. Üçümüz neredeyse boğuluyorduk. Ekipler gelip bizi kurtarana kadar hanımın çocuğunu yaşatmayı başardım. Ama sonra hastanede öldüğünü duydum. Ben bu olayın mağduruyum ve zarar gördüm. Yakın akrabalarımı kaybettim. Ben sadece yurt dışına kaçmaya çalışan göçmenlerin mağduruyum.” ‘TEKNEYİ ALDIK, KARBÜRATÖR HATASI VE TRİM HATASI OLDU’ Tutuklu sanık Burçer Yılmaz da ifadesinde, “Tekneyi Eylül ayında Cengizhan Atuk ile ortak aldım. . Teknenin adı ‘Andre’ olarak yazılır. Teknenin anahtarı var. 23-24 Eylül’de anahtar Cengizhan’daydı. Gözaltına alındığında teknenin göçmen kaçakçılığı için kullanıldığını öğrendim. Daha önce göçmen kaçakçılığı suçuyla ilgili bir terim vermiştim. O da 3 yıl önceydi. Davanın devam ettiğini biliyorum. Ayrıca Cengizhan’ın göçmen kaçakçılığı davası var mı bilmiyorum. Tekneyi aldığımızda karbüratör arızası ve trim arızası vardı. Tekne fiber bir tekneydi. Krem rengi ve kırmızı çizgilidir. Tekneyi son kez Kumbağlar Limanı’nda bıraktım. Teknemin orada olduğunu biliyorum. 23-24 Eylül 2022’de Akliman tarafında kiralık bir evde aralarında Cengizhan Atuk’un da bulunduğu adını bilmediğim 4 kişiyle yan yanaydık. Bu evde birkaç kez buluştuk. Olay günü bu evde birlikteydik. Mangal yaktık, yedik, içtik.” O sırada Çanakkale’deki evimdeydim, kolluk kuvvetleri beni kapının önüne çıkardı. Burçer Yılmaz’ı 1 aydır tanıyorum. Neden bilmiyorum. Yılmaz onun hakkında şöyle bir şey söyledi.Ayvacık ilçesine en son 25 Eylül’de geldim.Ailece Çanakkale’den çıkıp çocukluk arkadaşımın deprem konutlarındaki evine geldik.1 gün kaldık.Pazartesi erkenden yola çıktık. Ayvacık’ta 6 göçmenin boğulduğunu Pazar günü haberlerden öğrendim. Pazar-Pazartesi gecesi bile yerde 8 göçmenden oluşan bir küme gördüm ve jandarmaya bildirdim.” 4 kez ağırlaştırılmış müebbet, 2 kez de müebbet istedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu